Günümüzde dolandırıcılık vakaları her ne kadar artış gösterse de, bazıları akıllara durgunluk verecek kadar şok edici düzeyde oluyor. Son dönemde yaşanan bir olay, dolandırıcılık dünyasının korkunç boyutlarını gözler önüne serdi. 'Şeytani plan' olarak adlandırılan bu dolandırıcılık şemasında, bir çete kadınlara ilaç vererek onları hamile gösterdi ve sahte kürtaj işlemleri ile ciddi miktarlarda para topladı. Bu olay, hem kadınların güvenliğini tehlikeye atması hem de dolandırıcılığın geldiği boyut açısından dikkat çekici. Detaylarıyla ele aldığımız bu olaya, sizler için daha yakından bakıyoruz.
Bunu gerçekleştirmek için çetenin ilk önce hedef kitle olarak genç kadınları seçtiği iddia ediliyor. Zanlılar, çeşitli sosyal medya platformlarında ve tanışma sitelerinde sahte profil oluşturarak kadınlarla irtibat kurdu. İşlemi gerçekleştirmek isteyen kadına karşı ilk olarak, onu bir sağlık sorunuyla baş başa bıraktılar. Bu sağlık sorununu bahane ederek, kadınlara çeşitli ilaçlar önerdiler. Bu ilaçlar, aslında hormonal ilaçlar olup, geçici olarak hamilelik belirtileri oluşturarak kadınları kandırmak için kullanıldı. Alanında uzman olmayan ve sağlık bilgisi yetersiz kadınlar, bu ilaçların etkisiyle gerçekten hamile olduklarına ikna oldular.
Böylece, çetenin kurbanları bu sahte hamilelik durumlarını kabullenerek, ilk aşamada bir korku ve panik içinde uzunca bir süre yaşadılar. Halihazırda hamile olduklarını düşünüp, normal hayatlarına devam eden bu kadınlar, sadece dolandırıcıların avı haline geldiklerinin farkında değildiler. Olayın akışının ikinci aşamasında ise sahte bir sağlık merkezi kurarak, kadınların hamileliklerini sona erdirmek adına sahte kürtaj işlemleri uygulamaya başladılar. Bu aşama, kadınların itiraz edecek veya şüphe duyacak durumda olmadıkları nokta oldu. Çünkü, hamilelik durumları gayet gerçek görünüyordu ve kadınlar bu süreçte dolandırıcıların güdümünde ilerliyorlardı.
Bu planın detayları ve uygulama aşaması, sonunda güvenlik güçlerince tespit edildi. Gerekli araştırmaları başlatan emniyet güçleri, olayı aydınlatmak adına kapsamlı bir çalışma başlattı. Birçok kadından gelen şikayetler sayesinde çetenin izine ulaşıldı. Güvenlik güçlerinin titiz çalışmaları sonucunda, dolandırıcı çeteyi yakalamak için operasyon düzenlendi. Yapılan baskınlarda, çetenin lideri ve grup üyeleri gözaltına alındı. Operasyon sırasında ele geçirilen ilaçlar, sahte belgeler ve sahte hastane kayıtları, dolandırıcılık faaliyetlerinin boyutlarını bir nevi gözler önüne serdi. Bu süreçte olaya karıştığı belirlenen birçok kadın ise yaptıkları sağlık kontrolleri ile durumlarını netleştirip, yaşadıkları travmayı aşmaya çalıştı.
Bunun ardı sıra, yargı süreci başladı ve adaletin yerini bulması için çalışmalara devam edildi. Gözaltına alınan şüpheliler hakkında dolandırıcılık, sahte belge düzenleme ve sağlık hizmeti sunma ruhsatı olmadan hastalara müdahale etme suçlarından davalar açıldı. Her gün yeni bilgilerin gündeme geldiği duruşmalar, hem dolandırılan kadınlar hem de toplum açısından önemli bir bilinçlenme oluşturdu. Yaşanan bu olay, dolandırıcılığın yalnızca ekonomik bir kayıptan ibaret olmadığını, aynı zamanda bireylerin psikolojik ve sosyal durumlarını da etkileyebileceğini net bir şekilde gösterdi.
Sonuç olarak, yaşanan bu tür dolandırıcılık hikayeleri, dikkatli olmamız gerektiğini ve dolandırıcıların bu gibi ‘şeytani planlar’ için sürekli yeni yollar aradıklarını gözler önüne seriyor. Bunun yanı sıra, bu tür olaylara maruz kalmamak için bilgilendirici kampanyaların arttırılması, kadınların olası dolandırıcılara karşı daha bilinçli ve dikkatli olmalarını sağlayabilir. Gelecekte benzer olayların yaşanmaması için hem yasaların caydırıcı olması hem de bireyler olarak daha temkinli davranmamız büyük önem taşıyor.
